Detoks, çeşitli etkenlerle (yoğun stres, uyku düzeni bozukluğu, kimyasallara maruz kalmak, sağlıksız gıdaların tüketimi, sigara ve alkol kullanımı, çevre kirliliği, yetersiz ve dengesiz beslenmek, hareketsiz yaşam vs.) vücutta biriken toksinlerden vücudun arındırılması işlemidir.
2003 yılında Amerikalı bilim adamı Peter Agre ve Roderick MacKinnon, hücre çeperi yoluyla su ve iyon (tuz) nakline olanak sağlayan ilgili buluşlarıyla Nobel ödülüne layık görülmüşlerdir.
Bu yöntem detoksun temellerini oluşturmaktadır.
İyonizasyon yöntemi ile vücuttaki toksinler, ağır metaller atılmaktadır.
Tüm vücut fonksiyonlarında refleksoloji düzenleyici rol oynar. Refleksolojinin temeli ayağın vücudun bir aynası olduğu düşüncesidir. Dolayısıyla vücut sağlığımız, ayak sağlığımızla doğru orantılıdır.
Dolaşım sistemimizdeki kan, 22 dakikada 1 tam devir dolaşımını tamamlar. Bedenimizde biriken zararlı maddeler (ağır metaller, toksinler vs.) pozitif iyon yüküne sahiptir. Negatif-pozitif iyonların birbirini çekmesi esasıyla çalışan ayak detoks sistemi, aşırı negatif iyonlaşma ile vücudumuzda bulunan pozitif iyon yüküne sahip zararlı maddeleri mekanik olarak kendine çeker. Negatif iyonlaşma kritik değerleri aştığı zaman nano büyüklükten küçük zararlı maddeler, ayak tabanında bulunan 4000’i aşkın ter bezleri sayesinde dışarıya atılırlar.